Suphi Ansen Hayatı, Yaşamı
İstanbul Devlet Operasının en renkli ses sanatçılarından biridir. Annesi Atatürk’ün silah arkadaşı İstiklal Savaşı doğu cephesi komutanı Org.Kazım Karabekir ile amca çocukları olan Muzaffer Hayriye, babası devlet-i hümayunda mızıka zabiti Mustafa Fahri’dir. 1923 yılının 10 Ekim günü Bursa’nın Mustafa Kemal Paşa ilçesinde doğan Suphi Ansen ilkokul döneminde kedilerin kavgasından korkarak kekeme olmuş, bu zor durumdan kurtulmak için tarlalarda bağırarak konuşmaya çalışarak kekemeliğinden kurtulmasını belki de hayatının dönüm noktası olduğunu yıllar sonra anlamıştır.Bariton Suphi Ansen aslında okuduğu hukuk fakültesinden atılmamak için talebe pasosuna sahip olmak düşüncesiyle gittiği İstanbul Şehir Operası sınavını kazanır, operanın korosuna katılır. 1959 yılında henüz yeni bir oluşum içinde olan bu kadroya hemen ısınır, çok kısa zamanda sesini kabul ettirir. Puccini’nin muhteşem eseri “Tosca” o oluşumun ilk sınavıdır. Direktör Aydın Gün keşfettiği bu delikanlıyı “Zangoç” rolünde sahneye çıkarır. Tepebaşı’nın köhne binası şehir tiyatrosunun tozlu ahşap kargir yapısı artık İstanbul halkına yeni bir çehre, yeni bir hayat, yeni bir oluşumla opera sanatının bugünlere gelmesindeki en büyük pay sahibidir. İstanbul Şehir operası Cumhuriyet döneminde İstanbul’da kurulmuş ilk opera, Bariton Suphi Ansen’de Aydın Gün ve Muhsin Ertuğrul’un ön ayak olduğu bu topluluk içinde ilk opera ses sanatçıları arasında yerini alır. Uzun yıllar yönetmen (o zamanki adıyla sahneye koyan) Elmar Voigt ve Ertuğrul İlgin, koro şefi Muhittin Sadak, orkestra şefi Pino Tröst ile çalışarak pek çok operada ve operette rol almıştır.
Bir önceki yazımız olan Selin Okçu Hayatı, Yaşamı başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.