Archives
Sayfa, sayfa birikti masamda sana yazdığım şiirler yaprakları goncası kurumuş, gül koymuştum sayfalar üstüne Beni hatırlayıp okuduğunda seni ağlatırsa bu dizeler Verdiğim mendille sil gözyaşlarını düşmesin sayfalar üstüne Aşk tutsağının vazgeçilmez çiçeğidir kırmızı güller Bahar kapıda goncalar açtı açacak koparmazsa eller yolunu gözlüyorum biliyorum seninle gelecek mutlu günler Kimbilir daha neler neler yazacağım sayfalar üstüne. […]
Ah! bu dünya acısı da tatlısı da olan ama nedense hep acılar aklımda kalan mutluluk mu dedin,ya bir gökkuşağı yada bir gül gönül bahçemde kah açan kah solan Fırtına koptu kopacak karabulutlar gibi doluyum Doğrudur sen olmayınca boynu bükük olduğum biliyorum sen gelince doğacak gönlüme güneş Belki de bu kez kaybolmayacak gökkuşağı hala umutluyum Orhan […]
Baharla başlayan aşkımı sonbaharla biter zannettin Oysaki engel değil bana sarı yapraklar, Sonra gelecek kış yağacak yağmur ve kar, her yer buz tutsa dolu yağsa ne çıkar Gülen yüzünü gördüğüm an Yüreğime ılık bir sancı akar yakarsa işte beni bu sıcaklık yakar. Orhan Kibar
Hüzün rengi saçlara dökülünce zaman, Ne dizde ne de gözde kalmaz derman Yanıp tutuşsan alev alev, kor kor Getirmez yılları hiçbir ferman Artık ufukta kaybolan güneştir zaman Baktıkça duygulanan anılar ararsın Gün batmadan… Gece çöker, sesler kesilir… Çekip gidersin farkında olmadan. Naci Süslü
Karşı bankta bir kadın, Sigarasını yudumluyor. Denize karşı… Kadın… Siyah gözlüklerinde çevreyi, Dalgalar kıyıda, Kayalıkları süzüyor Siyah gözlükler ardında, Sinsi ve öfkeli bakış var. Yarılanan sigaradan belli… Suların süzülmesini anlıyorum. Martıların çığlığını da… Şeytan o ya, Kafama takılıyor O gözler neyi süzüyor. Naci Süslü
Nerede diye sormuşsun… Lütfedip yorulmuşsun. Geleceğim… Beklesin demişsin. Nerde olduğum sorulur mu? Bir yürek bu kadar yorulur mu? İnsan bu kadar sevilir mi? Ben bu kadar severken, Kalbindeki birine, Randevu verilir mi? Naci Süslü
Ne seni paylaşabilirdim Ne de yalnızlığımı… Yarına çırpınan yüreğimin Öfke nöbetleriyle, Damarlarımda akan sel gibi, Beynimden kalbime taşınan duygularım Bilinmezlere düşerken. Anlaşılmaz güzel bir suskunlukla anlatırdın, Duygularını ve kendini… Betimlemesi zor renklerdeki aşkını… Ben seni ve yalnızlığımı paylaşamazdım. Sen hiçbir şeyini…. Naci Süslü
Parmaklıklar ardında, Bir yiğit, Umutlarını göğe salıyor. Bir bayrak ay yıldızlı… Anadolu semalarında. Yiğitleri selamlıyor. Kartalı olduğu dağlar, Ona ağlıyor… O susuyor… Salıyor sitemlerini Korkak yüreklere, Sessizce… Bir yiğit; Parmaklıklar ardında, Türkülerini söylüyor. Korkusuzca… Naci Süslü
Concorde meydanında, Yani Paris’te… Eyfel kulesi önünde bir güzel, En az Paris kadar güzel… Poz veriyor fotoğrafçıya… Renklerini şanzalizeden alarak. Eyfel kulesi önünde güzel, Her şeyi ile kendine özel. Poz veriyor fotoğrafçıya… Ve hayata… Bitimsiz gülücüklerle.. Kim bilir, belki de bana… Naci Süslü
Rengimi, saçlarımı da, Yol kıyısındaki türkülerimi, şarkılarımı… Bahar esintisi dizelerimi, Çöl yağmuru tadında ki gözyaşlarımı, Çiçeklerimi, dağlarımı, güneşimi Cadde boyu sokaklardaki duruşumu Sesiz duruşumu, Meydanlarda… Varoluşumu sevmezdi. Dayanılmaz acılar yaşardı. Çıldırırdı… Bilirdim… Bir dal karanfil tazeliğinde, Yıllar süren tutuklarıma güler. Gözlerini, bakışlarını silerdim. Tarihten… Yok olurdun. Naci Süslü
Son yorumlar