Archives
Acımasız tavrın canımı sıkar Halime güldürdün sarı Sonbahar Ambardan, silodan dolar boşları Tembele ders verir soğuk kışları Sarılığndan korkar göçmen kuşları Kuşumu saldırdın sarı Sonbahar
Aşkın büyülü sesini duyuyor musun Şimdi onun gülleri açan güz bahçelerinde Gitme ki günlerimiz gecelerimiz olsun yldızların en parlak olduğu zamansın Denizlerim senin kııylarında sakin Bırak ellerini avuçlarımda kalsın
Çirkin olan,fena olan ne varsa unut Gözlerimin söylediği şarkııy dinle Ellerimizde sevgi içimizde umut Şimdi en açık renginde gözlerin Şimdi benimlesin tüm kaygılardan uzak Anlatılmaz bir şey var aramızda hazin Şiir gibi bir şey seninle yaşamak
özledim sesini ne olur konuş Bir gül açtır zamanların ötesinden Karanlıklar içindeyim, kapkaraıym bugün gel Gök mavisinden, deniz mavisinden Bütün sevgililer, dostlar gitti Bir sen kaldın kadınım beni terketmeyen Batan gemilerin kaptanları gibi Denizlerin ortasında ölümü bekleyen.
Ben seni sevdim mi Sevdim, kime ne Tuttum, ta içime oturttum seni Aldım, okşadım saçlarını, öptüm sen senin en çok gözlerini sevdim Kâh çocukça mavi, kâh inadına yeşil Aydınlıklar, esenlikler, mutluluklar Hiç biri gözlerin kadar anlamlı değil
beyaz güller açtı bahçelerde , sevdiğin.. ya o karanfil , baygın kokulu çiçek. gel yalnızlık bahçeme beyazlar giyin seni arıyorum kalabalık caddelerde, tanımadığım insanlar geçiyor, sen yoksun.. perişan hayallerimin başladığı yerde, sana sesleniyorum, duyuyor musun?
Sevdimse; verdiğin yürekle sevdim Sen açtın bu ufku karşımda sonsuz Yürüdüm bir yolun sonuna geldim ıykık, üzgün ve paramparça onsuz Bir yerlere varmadan, nasıl böyle Hiç durmadan akıp gidiyor günler Yaşam diye verdiğin bu mu söyle O mu sırtıma sapladığın hançer
Her şey sağır içimde ne şiir ne musiki Dünyadan bezginliğim dünyalar kadar eski Bir pınarsın içilen ama hiç kanılmayan Seveni yanıltmayan, sevince yanılmayan özlenen sen, özleyen sen, özleten sen Varken doyulmayansın, yokken dayanılmayan
Dayanmak zor yalnızlığına akşamların Unutmak mümkün değil seni bir şarkı gibi Bütün kadehlerimi hep sana adıyorum Hep senin için bu bir bir boşalan şişeler Umutsuzluğum, sarhoşluğum senin eserin Senin yüzünden bu delicesine içmeler
Ardımda usulca akan küçücük sular Bir onlar uğurluyor varacağım ırmağa Sözüm yok işte yüzüm işte akşam Sesimde anıların sessizliği Sonunda bir soru gibi kaldım yine kendimle Kentin kırık aynasında eksildikçe düşlerim Söyle benim ömrüm bu kente uğradı mı
Son yorumlar