Kalbimin Mediyeleri Şiiri
vaktinden önce açmıştı çilli begonya
aysara dolanmış güneşin tutulgan çocuksu gülüşlerinde
yakamoz duaları ezalı maviyi
yosungahların parçalanmış gözlerine sürerken
kaç kişi duydu morila kızın şarkısını
martılar ıslak ekmek beklerken denizde
İstanbul ondandır köhne yalnızlıklarında
sersefil dudaklarıyla öperken sabahı
Kızkulesine kederi bırakıyor suya yavaştan
kıyıları dolarken molozlarla
bir şehir doğurganlığından hadım ediliyor
sen de ağlama morila kız, ağlama n’olur
bu şehre yağmur yağmur
ıslanmasın büsbütün sokakları
üstü başı
üstelik ben ağlayamam bilirsin
utanırım kendimden bile
çoğalıyor döşümde arsız sızılanmalar
çoğalıyor ki düşümde düşsüzlüğünün budakları
uyu mori kız, uyu ki düş hülyaya
yorgun gözkapakların
yorgun düş sövelerim
efkara dönerken cihan
kınalıdır ellerim
hayat morila kız bazen parmaklarımın ucunda
kangren kanamalarında,
haramlığındandır manevi intiharlarım
sayesinde tutuşurken yalanlarımız
kirli bir atlası yüzüme sür morila kız
nasılsa kaybolup gidiyorum şu kalabalık arasında eriyip
nasıl bir yüz oluyorum, bilmeden
kapanırken kapıları kum saatinin gözleri dolgun
aşka vüsema edilirken kalbi, mediyeleri senindi apansız
ay şimdi gözü yaşlı bakıyor.
ah Morila kız canım yanıyor
Necla Develi
Bir önceki yazımız olan Düşbalığı Şiiri başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.