Dostluğun İnce İşçiliği Şiiri
Attım içimdekilerini denize.
tutamıyorum artık.
Ağır geliyor,dost bildiklerimin
Dillerindeki acı nağmeler.
Oysa tek yürekte atan iki candık bir zamanlar.
Kandılar,inandılar,
Azgın akan suya.
Kolay geldi onunla coşmak,
Coşupta dağlardan,düzlüklerden aşmak.
Artık bir çakıltaşı gibi
sürükler sizi nehir.
Öyle akıp giderken onunla,
geçecektir zaman.
Alıp gidecektir sizlerden bir şeyleri,
Siz farkına varmadan.
Çarpa çarpa,vura vura öğütecek sizi
nehir.
Kolaymı sanırsınız,
bir çırpıda alabilirmisiniz
gönlümdeki yerinizi.
Dirhem dirhem,ilmek ilmek
emek emek örmüşümdür ben onu.
Kendimden vermiş,sizden almışımdır.
Bakarım suretimdeki kendinize.
Yeter,yeter artık.
Attım içimdekileri denize,
Nasılsa geleceksiniz buraya,
Bekliycem durulmanızı,dingin su olmanızı.
Ve geleceksiniz benim zamanıma,
Anlayacaksınız,göreceksiniz
Dostluğun ince işçiliğini.
Kolaydır akan suya bırakmak kendini.
Zor olan,
Ayaklarından,parmak aralarından hızla akarken,
Nehir
Durmak,direnmek ona,
izin vermek sadece üstümüzdeki
Toz, toprak parçasını almasına.
geriye,bize kalan telveleriyle,
birlikte kalabilmek,
bakabilmek,
akıp giden azgın sulardan,
hayata…
Zühal Çelik
Bir önceki yazımız olan Dağların ardında Şiiri başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.